Copacabana, Rio de Janeiro. |
Riolular sporu seviyor, koşanlar, yürüyüş yapanlar, paten kayanlar, kaykayla yolculuk edenler, bisikletliler, çok sayıda tripod bisikletli sokak satıcıları, hepimiz aynı yoldayız. Ortam şu: Solumuz bembeyaz kumlu nefis plajlar ve sonrası okyanus, sağımız ise geniş bulvarlı yollar ve sonrası ne yazık ki yüksek binalar ve oteller.
Rio'nun siyah beyaz ikonik kaldırım taşlarını çok beğendim. Her plajın kaldırım taşı tasarımı farklı bu arada. Yukarıdaki fotograftaki okyanus dalgasını temsil eden taşlar Copacabana'ya ait. |
Bisikletleri kiraladık, yola çıkmaya hazırız. Leme, 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Copacabana plajı tek başına 4 kilometre. Yolda giderken bol
bol "The Girl From Ipanema" şarkısını mırıldandım, favori bossa
novalarımdandır. Deniz, güneş, okyanus, bisiklet, neşe dolu bir ortam, insan
daha ne ister? Mutluyum. Vücudumda çıkan pembe-kırmızı benekler bugün iyice soldu, güneşi sevdiler. Rio'da fazla kaşınmadığınız için teşekkürler benek topluluğu.
Amacımız Havaianas’ın Copacabana mağazalarından birinden
alışveriş yaptıktan sonra kendimizi suya atmak. Önceden haritadan bulduğum bir
mağazaya doğru yol alıyoruz sahilden birkaç sokak içeri doğru. Mağazada
koleksiyon geniş, fiyatlar Türkiye’ye göre uygun sayılır ancak çok da ekonomik
değil. Alışverişleri tamamladıktan sonra paketleri bisikletin arkasına sağlamca
sıkıştırıp Copacabana sahil yoluna devam ettik. 6. istasyona vardığımızda su o
kadar güzel ve düzdü ki, işte burası yüzeceğimiz yer dedik ve kısa bir mola
verdik.
Copacabana'dayız, burada dalga yok, rahat yüzeriz. 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Sağ tarafımızdaki burnun üzerinde Copacabana Kalesi ve Ordu Müzesi var.
Burayı döndüğünüzde Arpoador ve Ipanema Plajlarına ulaşıyorsunuz.
Ipanema Plajının kaldırım mozaiği de böyle. |
Ipanema'da kum uçuşu denemem... Ipanema, 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Ipanema'da voleybol, futbol sahaları. Ebru öğleden sonra şu ilerideki dağın eteğindeki favelaya gidecek.
Ebru Ipanema'da. 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Ipanema güzel ama Copacabana Kalesinin solundaki koy şirindi. Oraya dönmeye karar verdik.
Panoramik Copacabana. Burada yüzeceğiz, yaşasın! 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Bisikletleri yarım günlük kiraladığımızdan süremiz de kısıtlı. Öğleden sonra bir favela (Rio’nun gettoları) turuna katılacağız.
Bisikleti tam kilitledim mi diye kontrol edeyim. Copacabana, 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Copacabana, 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Tabii birlikte suya giremeyeceğiz, birimizin eşyaları beklemesi gerekiyor. Önce Ebru girdi. Beklerken şöyle soğuk bir hindistan cevizi suyu iyi gider diye düşünerek, az önce gelen arkadaşa seslendim. Konuşkan ve cana yakınlar. Hemen nereli olduğumu sordu, epey şaşırdı. Kendisi de Bahia’lıymış (Afrika kökenlilerin ağırlıklı olduğu Brezilya’nın kuzeydoğusundaki eyalet). Dedim ki "Bu üç günde tanıdığım üçüncü Bahia’lısın." Rio’nun esnafı genelde Bahia’lı sanırım ya da bize öyle denk geldi.
Copacabana'da coconut keyfi, 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Copacabana'da bir plaj satıcısı, elbise ve pareo satıyor. Pareolar büyüklüğüne göre 25-35 real arasında ve pazarlığa açık. 9 Nisan 2018, Rio de Janeiro. |
Hava sıcak, okyanus süper, e bendeniz de su kuşu olunca, Ebru’dan beni favela turundan azat etmesini istedim. Aslında önceki gece, turu internetten kredi kartı ile satın almıştım (Ebru daha önce almıştı), ancak onay e-postası gelmemişti. Sabah da gerçekten karttan çekim işleminin gerçekleşmediğini öğrendik. Dedim ki "Bu bir işaret, evren benim okyanusta kalmamı istiyor." Ebru’nun yalnız gitmesi de pek içime sinmedi, hatta "Biz Türküz, gecekondunun her türünü görmüşüz, gel vazgeç" dedim ama Ebru "Favela da favela" diye tutturdu. Tatil bitene kadar da bunu kendisine karşı "Favöla dö favöla" diye tekerleme şeklinde kullandım.
Bisikletlere dönmek üzere kumdan çıkarken az önce sohbet ettiğim Bahia’lı plaj arkadaşım, hemen koştu "Ayaklarınıza su tutayım" dedi ve kumlu ayaklarımızı bir güzel temizledi de bisikletlere rahat bindik.
Leme'ye geri döndük. Ebru bisikleti iade edip tura yetişmek için koştu. Ben de kirayı tam güne uzatarak bisikletle otele döndüm.
Hedefim Leblon’a kadar gidip, orada yüzüp ardından orman kenarındaki lagünün (Lagoa Rodrigo de Freitas) çevresinden dolaşmak. İzlediğim rotayı aşağıda paylaşıyorum.
Bisiklet rotam bu. Leme'den Leblon'a, oradan lagüne ve lagünü tam tur bitirdiğinizde 16,3 km'lik bir mesafe yapıyor. Lagünün çevresi 7,5 km. |
Leblon’a kadar durmadan geldim. Plajın yaşam tarzı olduğu bir kentteyim. Geçerken plajlarda futbol, futvoley, freskobol, peteca ve voleybol oynayanları izledim. Aşağıdaki fotografta futvoleyde shark attack (köpekbalığı saldırısı) vuruşunu görüyoruz, son derece estetik. Futvoley (voleybol sahasında ayak topu) 60'larda Copacabana'da çıkmış. Plaj kültürü yüksek olunca yeni spor da icat etmiş adamlar.
Manzaralar muhteşem. Leblon’da okyanusa girdim, burası epey dalgalıydı. Plaj ise diğer yerlere göre daha sakindi.
Lagoa Rodrigo de Freitas. İlerisi Atlas Okyanusu. Tam karşısı Botanik Bahçesi (yukarıdaki fotonun sağ alt tarafı) ve bahçenin arkası da yağmur ormanı. |
Lagüne giden bir köprüden geçerken tam karşı tarafta yolun, siyahi dostlarımız tarafından enine kesildiğini fark ettim, kalabalık ve çetemsi bir ekip sabit duruyordu. Önce bisikletten indim, biraz öyle ilerledim. Yaklaştıkça manzaradan pek de hoşlanmayınca geri dönmeye karar verdim. Yolda beyaz yakalı olduğu belli olan, işten yeni çıkmış gibi görünen bir kadınla karşılaştım ve ona sordum, dedi ki "O yönden değil de bu yönden gitsen daha iyi olur, ben de o yöne doğru gidiyorum". Birlikte ışıklardan geçtik, teşekkür edip tekrar bisikletime atladım.
Rodrigo de Freitas Lagünü'nün etrafını bisikletle dolaşıyorum. Rio de Janeiro. |
Lagün kıyısında hoş bir ortam. Rio de Janeiro. |
Lagünde böyle egzantrik aktiviteler de yapılıyor, yüzer tenis kortu. Bu kortta Gael Monfils Rio Open döneminde gösteri maçı yapmış. Vay Monfils'e bak sen, şanslı kerata! |
Lagünde değişik su aktiviteleri yapmak da mümkün. Rio de Janeiro. |
Gölgeden gölgeden yola devam ederken belirli mesafelerle bisikletli polislerin beklediğini fark ettim. Sanırım 1 kilometrede bir konuşlanmışlardı (Lagünün çevresi 7,5 km). İki nöbetçi şeklinde. Kıyafetleri de turuncu polo yaka tişört ve şort, gayet hoş.
Lagünün içinde iki tane de ada var. Bu adalardan birine golf, diğerine de denizcilik kulübü kurulmuş.
Yarışçılar çalışıyor. Lagoa Rodrigo de Freitas, Rio de Janeiro. |
Lagoa Rodrigo de Freitas, Rio de Janeiro. |
Yine lagünün çevresinde belirli aralıklarla “Coconut helado” yazan seyyar satıcılarla karşılaştım. Hem coconut hem de helado. Bu ikilinin favorim olduğunu bilenler bilir. Ya ne şanslıyım, lagünün çevresinde dondurma satılıyor ve dondurma sadece hindistan cevizli.
Epey bir gidip artık sola doğru dönmeye başlayınca lagünü yarıladığımı anladım ve mola vermeye karar verdim. O anda karşıma bir coconut'çı daha çıktı, az ilerisinde de iki bisikletli polis nöbette. Ortam güvenli. Bisikleti elimden bırakmadan -malum Rio’da her şey çalmalık kategorisinde- adama "Bir helado" dedim. Adamın yanında küçük bir erkek çocuğu vardı, yandaki bankta arabalarıyla oynuyordu. Yanına oturdum, kaynaştık, arabalarını benimle paylaştı. Adam yerde yatay duran seyyar buzdolabının (köpükten) kapağını kaldırarak dev bir hindistan cevizi çıkardı. Sonra kapattı ve üstünü tezgah gibi kullanıp hindistan cevizini satırla minicik deldi, altına da tepsi gibi bir şey koydu ve bana uzattı.
Hindistan cevizi suyu müthiş bir serinlik veriyor, eti de tok tutuyor. |
Nöbetçi polisleri geçtikten biraz sonra sol çaprazımda bir gölge belirdi. Arkama döndüm, bisikletli bir adam. Biraz daha gittim, adam hep yakın mesafe takip ediyor, geçip gitmiyor. Bakışları da garip. Yavaşladım, 'geçsin, en azından önümde kalsın' diye. Fakat o da yavaşladı, yine arkada kaldı. Etrafta da şansıma kimse yoktu ama Lagoa Stadyumu'na yaklaşıyordum ve insan kalabalığı yavaş yavaş arttı neyse ki. Adam stadyumun orada bile takipteydi. Stadyumu geçtiğimde kalabalık bisikletli bir grubun içine dalıp bastım pedallara, zor yetişirdi zaten.
Lagoa Stadyumu, Rio de Janeiro. |
Lagoa Stadyumu'na selam duruyorum, 2016 Yaz Olimpiyatlarının kürek ve kano yarışları burada gerçekleşmiş.
Lagünde antrenman. Rio de Janeiro. |
Telefonum yanımda olmayacağı için öğlen ayrılmadan önce, akşam 6'da bisikletçinin orada buluşmak konusunda Ebru'yla sözleşmiştik. Saat yaklaşıyor, başladım gaza basmaya. Sahile doksandan inerken bir baktım kocaman bir Ipanema mağazası. Park edip daldım içeri. Güzel sandaletler vardı, birini alacaktım, cebimdeki parayı çıkardım, baktım yetmeyecek, teşekkür edip çıktım. Ipanema, Havaianas'tan daha pahalı bu arada. Çıkarken görevli arkamdan "Akşam 8'e kadar açığız!" diye bağırıyordu. Tekrar gelemem ki, en az 6 km yürümek gerek bizim otelden oraya.
Rodrigo de Freitas Lagün'ünde gün batımı. Rio de Janeiro. |
Leblon sahile çıktığımda güneş kızarmış, batıyordu, plaj renkleri harikaydı. Biraz gittim ama renkler o kadar cezbetti ki, durmaya karar verdim. Tam o sırada kulağıma caz çalındı ve durdum. Mısırcı teyzeden mısır aldım. Türkiye'de alışık olduklarımızdan çok daha küçük ve açık renkli bir mısırı çıkarttı. "Üzerine margarin ister misin?" diye sordu. "Margarin istemem ama tuz alabilirim." dedim. Zannettim ki billur tuzun Rio şubesini üzerine boca edecek. Yok, adet öyle değilmiş Rio'da. Mısır kazanından sıcak su alarak bir kabın içerisine döktü, sonra suya tuz döktü, karıştırdı. Ardından mısırı o tuzlu suya yatırdı, bir süre evirdi, çevirdi ve bana öyle sundu. Mısırımı gün batımında okyanusa karşı, telefonundan caz yayını yapan arkadaşın yanında afiyetle yedikten sonra 6'ya 20 dakika kaldığını fark ederek kalktım.
Tam 6'da bisikleti Leme'den kiraladığım yere teslim ettim ve Ebru'yu beklemeye başladım. Bacaklarım bisikletin zincir yağına batırılmış gibi simsiyahtı. Tabii günün toplamında 30 kilometreden fazla bisiklet sürmüştüm. Daha da sürebilirdim aslında.
Beklerken görevli kadınla sohbet ettik, akşam için civardaki mekan önerilerini sordum. "Leme'de güzel bir İtalyan var, ben de sık giderim." diyerek mekanı tarif etti. Ardından aka "favöla dö favöla Ebru" geldi.
Rio'nun kendi mutfağı çok tuzlu, şekerli bir mutfak ve genelinde kızartma üzerine. O yüzden İtalyan lokantasında akşam yemeği çok iyi oldu. |
Otele gittik, duş alıp tekrar çıktık. Bisikletçi kadının önerdiği Leme sahildeki La Fiorentina'ya gittik, göbekli sempatik bir garson bizi karşıladı. Bahçesinde gayet leziz yemeğimizi yedik.
Günü Copacabana'da yürüyüş, öğleden sonra maceralarımızın paylaşımı ve birer caipirinha ile tamamladık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder