10 Ağustos 2019 Cumartesi

Yiu, Britten ve Şostakoviç

BBC Senfoni Orkestrası'nın Yiu, Britten ve Şostakoviç konseri için Barbican Hall'a giriş yapıyoruz. 15 Mayıs 2019, Londra.

Barbican’ı çok seviyorum. Niye bu kadar seviyorum diye düşününce, zihnimin derinliklerinde bizim AKM ile özdeşleştirdiğimi fark ettim. Şu güzelliği var bu performans, kültür ve sanat merkezinin: Yılın 363 günü açık. Yani her an bir aktivite var ve kalite standartları çok yüksek. Müzik, tiyatro ve tüm performans türlerinde dünya sanatçılarını ağırlamasının yanı sıra içinde sinema salonları, sanat galerileri, sergi alanları, dükkan, kafe ve restoranlar barındıran devasa bir merkez. Kraliçe Elizabeth’in ‘modern dünyanın harikalarından biri’ olarak tanımladığı Barbican’ın Londra’nın en çirkin binası olarak oylanmış olması da ironik. Bana göre çirkin bir mimarisi yok, dışarıdaki havuzu ve içerideki labirent havasını seviyorum. Barbican’a bir önceki ziyaretimi de kısaca yazmışım, unutmadan Barbican’ın içinde özel bir sera da var, göz atmak isteyenler buyursunlar.
Barbican, Londra
Bu kış Londra’ya gitmeden Sir Simon Rattle’ın Barbican’daki konserlerinden birine bilet almıştım. Kardeşim Can, son dakika Kraliyet Operasının Maça Kızı prömiyerine bilet bulunca -ki sevinçten havalara uçtum- opera da Sir Simon konseri ile aynı güne denk gelince, Barbican biletlerini açığa aldırmıştım. Ufak bir bedelle sonraki altı ay boyunca kullanmak üzere açık bilete çevirebiliyorsunuz. Zaman hızlı geçiyor. Bu yılki ikinci Londra seyahatimde planlı bir aktivite yoktu. O nedenle Barbican’ın programını inceledim ve kredimi BBC Senfoni Orkestrası’nın şef David Robertson yönetimindeki konseri için kullanarak biletlerimizi aldım. Kişi başı 18 pound, gayet güzel.
Metro ve biraz yürüyüşle Barbican'a vardık. Ağustos sonuna kadar devam edecek olan yapay zeka sergisi (AI: More than Human) de yeni başlamıştı. Yankı uyandıran bir sergi oldu. Tekrar gidersem  detaylı gezmeyi düşünüyorum, sergi çok dolu görünüyordu ve yoğun talep vardı. Önümüzdeki dönemde yapay zeka, ekmek-su gibi bir şey olacak.
Barbican'da Mayıs ayında başlayan Yapay Zeka, İnsandan Öte sergisinden bir örnek. Barbican, 15 Mayıs 2019, Londra.
Konser 19.30’da Barbican Hall’da. Öncesinde birer küçük bira ve Can’ın bayıldığı bol soslu atıştırmalıklardan sonra konsere geçtik. Salonda düşündüğümden fazla boş yer vardı.
California doğumlu şef David Robertson, şu an New York Filarmoni'nin başında.
Şef David Robertson inanılmaz sempatik, güler yüzlü biri. BBC Senfoni’de 2005-2012 arası misafir şeflik yapmış. Amerikalı, ancak eğitimi İngiliz.

Klasik müziğe doyamıyorum, adı klasik ancak bu konser programında yeni bir eseri dinleme şansımız oldu. Özellikle besteci ve caz piyanisti Raymond Yiu’nun şehir olarak Londra'yı düşünerek 2012 yılında yazdığı eseri (The London Citizen Exceedingly Injured) çok beğendim. Fikir yaratıcı. Yiu, George Orwell’in 1984 romanından da esinlenmiş bu besteyi yaparken. 1984 de ne büyük romanmış, esin kaynağı olmadığı bir sanat türü yok sanırım.
Aslen Hong Kong'lu, Londra'da yaşayan besteci Raymond Yiu, 1973 doğumlu.
BBC Senfoni Orkestrası (1930'da kuruldu) harika çaldı. Bu özel bestenin Londra’daki ikinci seslendirilişinde bulunmuş olduk. Sizlerle de paylaşmak isterdim ancak Youtube'da bulamadım, sanırım platformlara düşmesi zaman alacak. Bu arada Raymond Yiu da konserdeydi, eserini canlı dinledi ve aradan sonra kaçtı.
Yerimiz güzel. Barbican Hall, 15 Mayıs 2019, Londra.
Bu eser 2013 yılında BASCA Britanya Besteci Ödüllerinde ‘orkestral eser’ kategorisinde ödüle aday gösterilmiş. Hong Kong'lu besteci Yiu, aslen bir mühendis ancak meşhur Guildhall Müzik Okulunda da özel eğitim görmüş. Zaten o okul da hemen Barbican’ın yan sokağında.
Barbican Hall, 15 Mayıs 2019, Londra.
Benzer şehir bestesi fikri Türk yaratıcılarından Burhan Öçal’dan da çıkmıştı, onun da senfonik Eski İstanbul adlı bir eseri var. Çok güzel. Hatta Borusan Quartet seslendirmişti. Bu eseri keşfettiğim konser hakkındaki, video kayıtları da içeren yazım burada.
BBC Senfoni Orkestrası, Yiu, Britten ve Şostakoviç konseri, 15 Mayıs 2019, Barbican Hall, Londra.

Konser programı, The London Citizen Exceedingly Injured’den sonra İngiliz besteci Benjamin Britten’ın tenor ve korno için serenadıyla devam etti. Konserin bu bağlamdaki iki solistinden biri olan tenor Anthony Gregory’yi beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Yetersiz kaldı. Bir klasik müzik eleştirmeni de konserdeymiş demek ki, yazısında Gregory’nin bu performanstaki ses hacmi için ‘endişe verici’ ifadesini kullanmış. Ancak diğer solist Martin Owen kornoda harikalar yarattı.
Şef Robertson, kornocu Owen ve tenor Gregory'den bir kulis fotografı. 15 Mayıs 2019, Barbican Hall, Londra.
Konser Şostakoviç’in 1 no.lu senfonisiyle bitti. Şostakoviç bu eseri, henüz öğrenciyken yazmış. Konseri modern caz tınılarının senfoniyle birleştiği Uzakdoğulu genç bestecinin eseriyle başlatıp, klasik ama aynı karakterde bir tarz ile ve eseri çok gençken yazmış Rus besteciyle kapatmak harika olmuş. Böyle bir program oluşturmak da BBC Senfoni ve Barbican’ın başarısı... Konserin parça seçimleri ayrı kıtalar ve ayrı tellerden çalıyor gibi gözükse de bir bütünün parçasıydı.
Salonun girişinde konserin BBC Radyo 3 için kaydedileceği belirtiliyor.
Her şey şeffaf. 15 Mayıs 2019, Barbican Hall, Londra.
Konser BBC Radyo 3 için kaydedildi, radyo haricinde konserden sonraki otuz gün boyunca BBC iPlayer’dan da dinlenebiliyor. Süper hizmet.

Hiç yorum yok: