26 Ağustos gecesinde saatlar
iki otuzdan beş otuza kadar
...
dağlarda tek
tek
ateşler yanıyordu.
ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
şayak kalpaklı adam
nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birdenbire beş adım sağında onu gördü.
paşalar onun arkasındaydılar.
o, saatı sordu.
paşalar: "üç" dediler.
sarışın bir kurda benziyordu.
ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
kocatepe'den afyon ovası'na atlayacaktı.
...
5 yorum:
Ve O'nun kurtarıp vatandaş yaptıklarının torunları bugün üç kuruş çıkar için gaflet, dalâlet ve hatta hıyanet içindekilere tapınıp O'na sövüyorlar.
Acımıyorum bile artık. Bu duyduğum tiksinti.
Canım kızım,
Ne de güzel kutlamışsın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı Nazım Hikmet'in Kuvayi Milliyesi ile. "Sarışın kurd" ve "Mavi göz" teşbihi ulu önderimiz Atatürk'ü o kadar hoş betimlemiş ki... Devletin bile kutlamaları iptal ettiği günümüzde N. Hikmet'ten dizelerle duygularını ifade ettiğin için sana binlerce teşekkür biricik Zeynom
Yine güzel ve anlamlı bir yazı. Bağımsızlık ve Cumhuriyetin ne kadar zor elde edildiğinin çarpıcı bir örneği, tabi anlayana! Ben de bu yorumuma "Mülkiye Marşı"nı eklemek istiyorum. "Ey Vatan gözyaşların dinsin yetiştik çünkü biz"...
http://www.youtube.com/watch?v=7aQiCKoUzdY
Hislerime tercüman olduğunuz için hepinize çok teşekkürler. Tolga, Mülkiye’nin en sevdiğim özgünlüklerinden biri de marşı. Paylaşım için sağ ol.
M.Gezen imzalı Cumhuriyet Bayramı ile ilgili yorumu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ekim'e söyleyin bundan böyle 28 çeksin
Kasım 9 çeksin
Nisan 22
Ağustos 29 çeksin!
Çünkü birileri bizi çekemiyor!
Müjdat Gezen
Yorum Gönder